tüm korkular nihai olarak kontrol edemeyeceğimiz ölümden korkmaktan kaynak alır ki bu varoluşsal bir korkudur. korkunun kaygı ile karıştırılması ise başka bir durum... ortada kaygılanacak sizi birebir ilgilendiren bir durum olmaksızın bağsız bir durumdan korkmak fobik bir durumdur ki altında başka bir yaşamsal korkunun ya da kaygının varlığına bakmak gerek...
örn. babasından şiddet gören ergen, atlardan aşırı derece de korkar bir halde ofise girdiğinde
atı bile olmadığını ve sık sık atlarla bir arada olmadığını hatta atları resimlerden başka yerde 1 ya da 2 kere haricinde görmediğini söylemişti.
baba korkusunun atlara yönlendirilmiş, yön değiştirmiş hali olduğuna inanmak zor değil mi...
hayatınızda ki gerçek korku, kaygı ne... ve bu neden ve nereden kaynaklanıyor. neden 1 sene önce başladı? o zaman ne oldu? bu soruların cevaplarına bakın ve lütfen bulunduğunuz bölgede psikolojik destek alın. sadece terapi ile halledilebilir gibi görünüyor.
lakin önünü almazsanız yaşam çekilmez hale gelecek... bu yönlendirilmiş korku, asıl yetersiz hissettiğiniz alanı düşünmekten sizi koruyor olabilir. bu alanı bulup, asılolan üzerine çalışmak gerekir.
yolculuğunuzda başarılar dilerim.
Uzm. Psk. Esra Erdogan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder