8 Ekim 2021 Cuma

 

KURU DAL ve KARNAVAL

Zamanın birinde yaşlı kadın ve oğlu kasabaya gelen karnavalı ziyaret için göle yakın araziye doğru yola çıkarlar.

Vardıklarında kadın arazinin gevşek olduğunu görüp, elindeki kuru dal ile yokladıktan sonra, evlat daha ileri gitmeyelim buranın altı bataklık der.

Delikanlı, karnavalın büyüsüne kapılmış çoktan yolu yarılamıştır bile…

Kadın kıyıda bekleyedursun, genç akşama doğru geri döner ve anne ben âşık oldum der.

Sonra ki günler, karnavaldaki dansçı kıza âşık olan oğlunu beklemekle geçer durur.

Delikanlı bir gün akşam vakti ihtiyar annesinin yanına gelip, '' Artık burada yaşayacağım, beni bekleme '' der ve ilave eder, ''Senin de gelip bu insanlarla tanışman, hemhal olman ve vaktinin çoğunu benimle geçirmendir doğrusu, böyle icap eder'' der.

Kadın kısık bir sesle ''Altı bataklık yavrum'' dedikten sonra bir adım geri çekilir.

Gel zaman git zaman yaşlı ana bataklığın bittiği yerde ki kuru kayaya çadırını kurar ve beklemeye başlar.

Oğlan bir gün gelir ve sitem eder.

''Sen beni bıraktın ana, benim seçtiğim hayata saygı duymalı ve yanımda kalmalıydın.''

Anası elindeki değneğe dayanarak, ''evlat'' der;

''Ben seni bırakmadım, birinin kuru karada kalması gerekliydi.''

''Sen tabi ki seçtiğin hayatı yaşayabilirsin lakin ikimiz de karnavalda eğlenirken bataklık tabiatına uygun davranmaya karar verirse, Sana bu dalı kim uzatacak?''

Esra Erdoğan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder